Miras Hukuku

Miras Hukuku, bazı özellikleriyle diğer hukuk dallarından farklı özellikler taşımaktadır. Miras Hukuku ile ilgili davalarda, malvarlığını ilgilendiren tüm iş ve işlemlerde, bütün mirasçıların birlikte dava açmaları veya açılan davaya muvafakat etmeleri, bu da olmaz ise miras şirketine tayin edilecek mümessil huzuru ile davaya devam edilmesi gerekir.  Taraflar terekenin temsil edilmesi konusunda kendi aralarında bir anlaşmaya varamazlarsa, bir ya da duruma göre birden çok temsilci tayini yapabilirler veya bu tür konularda Mahkemelerin bu işi yapması konusunda talepte bulunabilirler.

T.C.
YARGITAY
14. HUKUK DAİRESİ
Esas No.
2001/6096
Karar No.
2001/7993
Tarihi
16.11.2001
İLGİLİ MEVZUAT
743-TÜRK KANUNU MEDENİSİ/581/661
KAVRAMLAR
KOMŞULUK HUKUKU
MECBURİ DAVA ARKADAŞLIĞI
MİRAS ŞİRKETİNE AİT TAŞINMAZ İÇİN AÇILAN DAVA
ÖZET
DAVA, KOMŞULUK HUKUKUNA AYKIRI DAVRANIŞIN ÖNLENMESİ İSTEMİNE İLİŞKİNDİR. DAVA KONUSU TAŞINMAZIN MALİKİNİN ÖLDÜĞÜ VE VERASET İLAMININ DOSYAYA SUNULDUĞU ANLAŞILMAKTADIR. BU İLAMA GÖRE MURİSİN DAVACIDAN BAŞKA MİRASÇILARININ DA BULUNDUĞU BELLİDİR. BU DURUMDA BÜTÜN MİRASÇILARIN BİRLİKTE DAVA AÇMALARI VEYA AÇILAN DAVAYA MUVAFAKAT ETMELERİ, BU DA OLMAZ İSE MİRAS ŞİRKETİNE TAYİN EDİLECEK MÜMESSİL HUZURU İLE DAVAYA DEVAMLA BİR KARAR VERİLMESİ GEREKİR.
DAVA : Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 6.10.2000 gününde verilen dilekçe ile komşuluk hukukuna aykırı davranışın giderilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 4.5.2001 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

KARAR : Dava, komşuluk hukukuna aykırı davranışın önlenmesi istemine ilişkindir. Mahkeme davayı reddetmiş, hükmü davacı vekili temyize getirmiştir.

Dava konusu 812 ada 43 parsel sayılı taşınmaz Mehmet Ali Yirmili adına kayıtlı olup, malikin öldüğü ve veraset ilamının dosyaya sunulduğu anlaşılmaktadır. Bu ilama göre murisin davacıdan başka mirasçılarının da bulunduğu bellidir. Hal böyle olunca; Medeni Kanunun 581. maddesi uyarınca, bütün mirasçıların birlikte dava açmaları veya açılan davaya muvafakat etmeleri, bu da olmaz ise miras şirketine tayin edilecek mümessil huzuru ile davaya devamla bir karar verilmesi gerekir iken bundan zühul ile yazılı olduğu gibi hüküm tesisi doğru görülmemiştir.

SONUÇ : Yukarıda yazılı nedenlerle, yerinde görülen temyiz isteğinin kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair hususların incelenmesine yer olmadığına, temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine, 16.11.2001 gününde oybirliği ile karar verildi.

 

T.C.
YARGITAY
HUKUK GENEL KURULU
Esas No.
1984/2-723
Karar No.
1984/746
Tarihi
22.06.1984
İLGİLİ MEVZUAT
743-TÜRK KANUNU MEDENİSİ/581
KAVRAMLAR
MİRAS ŞİRKETİNE MÜMESSİL TAYİNİ
MİRAS HUKUKU
ÖZET
TEREKENİN BÜYÜKLÜĞÜ VE NİTELİKLERİ GÖZETİLEREK, MİRAS ŞİRKETİNE BİRDEN ÇOKTEMSİLCİ ATANABİLİR.
DAVA VE KARAR : Taraflar arasındaki “terekeye mümessil tayin” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: İSTANBUL 1. Sulh Hukuk Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 17.6.1981 gün ve 1981/118-252 sayılı kararın incelenmesi bir kısımdavalılar vekili tarafından istenilmesi üzerine,

( …Terekenin büyüklüğü ve nitelikleri gözetilerek miras şirketine birdençok temsilci atanabilir. Miras bırakanın İstanbul’da kiraya verilentaşınmazları, Siverek’te ise ekilmeye elverişli arazisinin bulunduğu gerçekleşmiştir. Aradaki mesafedolayısı ile terekenin tümünün aynı kişi tarafından idaresi güç olacağı gibi, ekim işleri ile taşınmazın kiraya verilmesininayrı ayrı beceri isteyen işler olması sebebi ile İstanbul’daki kiralık taşınmazların idaresi için orada oturak bir temsilciSiverek’teki arazisininişletilmesi için de o yerden ve ekimden anlayan bir temsilci atanması, böylece hem az masraf ile terekenin idare olunması, hem de uzmanlığa önemverilmesi sağlanmış olur. Bu yolda işlem yapılmamış olması Usul ve Kanun’aaykırıdır.

Temsilciler hizmet gördükten sonra emeklerine göre ücrettayin edilmesigerekirken, önceden ve yapacakları işler bilinmeden ücret tesbit edilmesibozmayı gerektirir… ) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle,yeniden yapılan yargılama sonunda: mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiğianlaşıldıktan ve dosyadaki kâgıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:

Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara,bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kuruluncada benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken önceki karardadirenilmesi Usul ve Yasa’ya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.

SONUÇ : Bir kısım davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile direnmekararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı ( BOZULMASINA ), oybirliğiyle karar verildi.

 

Kısayollar : Miras Hukuku Avukatları İzmir, Miras Davaları, Miras Davaları Avukatı İzmir, Miras Avukatları İzmir

Yorum yapın

* Lütfen yukarıda gördüğünüz denetim kodunu giriniz...